Şeker Portakalı, José Mauro de Vasconcelos

" Totoca, sen her şeyi yapmayı nereden őğrendin, ha? Kafes yapıyorsun, kűmes yapıyorsun, çit yapıyorsun, bahçe kapısı..." ...

Şeker Portakalı, José Mauro de Vasconcelos

Kemer ıslıklar çalarak muazzam bir güçle vücuduma iniyordu. Sanki kemerin bin tane parmağı vardı ve her biri vücudumun başka yerlerini acıtı...

Şeker Portakalı, José Mauro de Vasconcelos

Çünkü şefkat olmayınca hayatın pek değeri kalmıyor. Şefkat göstermek beni bazen mutlu ediyor, bazense yanıltıyor, ki bu ikincisi daha çok ol...

Şeker Portakalı, José Mauro de Vasconcelos

-Evet. Totoca, sen nasıl oluyor da her şeyi yapabiliyorsun? Bunu söyler misin?Kus kafesi yapıyorsun, kümes, arı kovanı, çit, tahtaperde......

Şeker Portakalı, José Mauro De Vasconcelos

"Ne diyorsun evladım sen, babanı mı öldüreceksin?" "Evet, öldüreceğim. "Çoktan başladım bile. Öldürmek derken öyle Buc...

Şeker Portakalı, José Mauro De Vasconcelos

Gözlerimde biriken yaşlarla susuyordum.

Şeker Portakalı, José Mauro De Vasconcelos

Acı, insanın birlikte ölmesi gereken bir şeydi.

Şeker Portakalı, José Mauro De Vasconcelos

''İyi düşün, Zeze. Henüz gencecik bir fidan bu. Bir gün koca bir ağaca dönüşecek. Seninle beraber büyüyecek. İki kardeş gibi iyi anl...

Şeker Portakalı, José Mauro De Vasconcelos

Şimdi acının ne olduğunu gerçekten biliyordum. Ayağını bir cam parçasıyla kesmek ve eczanede dikiş attırmak değildi bu. Acı, insanın birlikt...

Şeker Portakalı, José Mauro De Vasconcelos

Çantasını yerleştirmesi bitmek bilmiyordu. Benimle konuşmayı hiç istemediği ve biraz yüreklenmeye çalıştığı belliydi. Sonunda kararını verdi...

Şeker Portakalı, José Mauro De Vasconcelos

Çok acıyordum ona. Annem hemen hemen doğduğu günden beri çalışmaktaydı. Altı yaşına geldiği sıralarda fabrika kurulunca onu işe sokmuşlar. B...

Şeker Portakalı, José Mauro de Vasconcelos

-Neden ders alıp benim yaptığımı yapmıyorsun? Ne yapıyorsun ki? -Hiçbir şey beklemiyorum. Böylece hayal kırıklığına ugramiyorum...

Şeker Portakalı, José Mauro de Vasconcelos

-Borcum ne, zeze? *İki yüz kuruş. -Niye o kadar az? Herkes dört yüze boyuyor. *Bir gün bende iyi bir boyacı olursam bende o kadar isterim...

Şeker Portakalı, José Mauro de Vasconcelos

"... Çok küçükken, içimde şarkı söyleyen bir kuş olduğunu, şarkıyı onun söylediğini sanardım." "Eh, insanın böyle bir kuşa s...

Şeker Portakalı, José Mauro de Vasconcelos

Hayatın şefkatli yanını bana sen öğrettin, sevgili Portuga. Bugün çocuklara misketler ve kartlar dağıtmaya çalışan benim, çünkü şefkat olmay...

Şeker Portakalı, José Mauro de Vasconcelos

" İyi düşün, Zeze. Henüz gencecik bir fidan bu. Bir gün koca bir ağaca dönüşecek. Seninle beraber büyüyecek. İki kardeş gibi iyi anlaşa...

Şeker Portakalı, José Mauro de Vasconcelos

Acı çekmek bayılana kadar dek dayak yemek değildi.Ayaktaki cam kesiğine eczanede dikiş attırmak değildi.Asıl acı ,kalbi baştan aşağı sancıl...