Satranç, Stefan Zweig
Zweig kitaplarını yorumlarken zorlanıyorum çünkü zaten kısacıklar ve tek bir olay üzerine yoğunlaştığından onu da spoiler vermeden anlatmak çok zor o yüzden ben mümkün olduğunca spoiler vermeden yazmaya çalışacağım.Konusu adından da anlaşılacağı üzere satranç ve satranç ile uğraşan satranç ustaları. Bu açıdan bir yanda satranç dışında hiçbir şey bilmeyen, diğer her şeye karşı sağır, kör, dilsiz olan bir cahil satranç ustasından bahsediyoruz. Diğer taraftan ise satranç ile tesadüfen tanışana kadar sıradan bir hayat yaşayan bir insanın onunla tanışmadan önce hayatında neredeyse delirmenin eşiğine geldiğini anlatıyor. İşte bu kitapta bu iki farklı satranç ustasını karşı karşıya getiren olaylar zincirine tanıklık edeceksiniz. Kitapta yalnızlık ve çaresizlik konuları da öylesine derin işlenmiş ki kitaba bayıldım. Zweig, kitabında yine dilini ustaca kullanarak hoş bir kurgu ile başarılı bir eser oluşturmuş. Zweig kitabı okuyanlar bilir, okumayanlar için de ben söylemiş olayım. Kitaplarını okurken macera, gizem gibi uzun soluklu romanlarda aranan ögeleri burada beklemesin. Çünkü Zweig kalemiyle, kullanmak için seçtiği sözcüklerle, hikayelerinde anlattığı hayattan kesitlerle, birçok uzun romanın verebileceğinden daha anlamlı mesajlar vermesiyle iyi bir yazar. Kitapta verilen mesajlar yine etkileyiciydi. Zweig'ın bu kısacık hikayeleri ile nasıl ustaca birçok mesaj verebildiğine insan şaşırıyor doğrusu. Bu kitaptan da herkes bakış açısına göre farklı mesajlar alabilir ama benim aldığım en önemli mesaj; her şeyin fazlası zarar. Bir şeyi çok sevip benimsemek de sizi yorup tüketebilir. Tavsiye edeceğim bir kitaptı kesinlikle okumalisiniz bol okumalarınız olsun ️


0 Yorum :
Yorum Gönder